Tecrübeli genç ve dinamik bir ekibin birikimleri ile oluşturduğumuz yapı İle Mutlu Patent'i faaliyete geçirdik. Kurulduğumuz günden itibaren ilkeli çalışma anlayışımızdan ödün vermedik.Bu anlayışımız sayesinde bünyemize kattığımız çok sayıda referans ile her geçen gün hizmet anlayışımızı geliştirmeyi hedef edindik. Ülkemizin ve şirketimizin en değerli varlığı genç, çalışkan, tutkulu, iyi yetişmiş insan kaynağıdır. 

Bu zengin kaynağı en etkin, en verimli şekilde kullanıp, yaratıcı, yenilikçi ve rasyonel bakış açısıyla birleştirerek hizmetlerimizi oluşturmak. Bu hizmetlerimizi de sürekli iyileştirmek ve geliştirmek. Objektif gerçeklikle kararlar alan, sorumluluklarının bilincinde, dinamik bir yönetim anlayışı. Akılcı, üretken, özgüveni yüksek, kendine ve işine saygılı çalışanlar. Çalışanları bütünleşen, güven iklimi var olan ve yetki devrine yatkın bir organizasyon. Müşteri odaklı olup, mümkün olan en kısa zamanda müşterilerinin taleplerini, ihtiyaçlarını ve önerilerini dikkate alıp değerlendiren bir hizmet anlayışı. 

PATENT ne demektir? PATENT ne işe yarar? PATENT nasıl elde edilir? PATENT hangi durumlarda kullanılamaz?

Hepimizin de bildiği üzre günümüzde artık bir çok firmanın ve iş yeri sahibinin ürettiği ürünü tam bir sahiplenme ile bunu «Patent» başlığı altında korumasına aldığını biliyoruz. Peki patentin kelime itibari ile nasıl bir mana teşkil ettiğini öğrenecek olursak aşağıda ki soru başlığının altında bunu bulabiliriz. Patent ne demektir? Patent ; Bir fikir yahut bir buluşun üretime geçirilmesi sonucunda o fikrin ya da buluşun sahibi tarafından korunma altına alınıp resmileştirilmesine denir. Bunun yanı sıra bir kaç manayı da içinde kapsar. Mesela buluş yapmaya teşvik etmek, yaratıcı fikirlere açıklık getirip yol göstermek gibi farklı ve yararlı manaları da vardır. PATENT ne işe yarar? Bir firmanın aldığı Patent yaklaşık 20 yıl ürünün lisansını ve telif hakkını korur. Ayrılan süre dolduğunda o ürün izinsiz olarak halka açık bir şekilde kullanılabilir. Ve patent yalnızca bir defaya mahsus tahsis edilen resmi bir belge yahut lisanstır. Firma sahibi dilerse bu lisansı yani resmi belgeyi başka kuruluşlara kiralayabilir ve bunu kendinden sonraki nesillere miras yoluyla bırakabilir. Bu bilgileri de sizlerle paylaşmakta faide olduğunu düşünüyorum. PATENT nasıl elde edilir? Patent'i nasıl elde edeceğimize yani bir buluşun ve bir ürünün patent alabilmesi için karşılaması ve uyması gereken üç ana kural vardır. Buna kısaca «Patentlenebilirlik Şartları» da diyebiliriz. 1. Madde: Kişinin yahut firmanın bulduğu buluş dünya çapında yenilik olarak düşündüğümüzde; buluşu patent almaya başvurmadan önce gerek sözlü gerekse yazılı olarak açıklanmamış olmalıdır. Anladığımız üzre oldukça gizli kalması gereken bir konudur. 2. Madde: Buluşun bilinen bir şey dışında olmasıdır buna «Buluş basamağı» da diyebiliriz. Yani şöyle ki; Buluşun hangi alanla ilgili olursa olsun uzman biri tarafından düşünülüp kolayca ortaya koyulabilen bir buluş ve teknik olmaması gerekir. Daha da açık bir şekilde ifade edecek olursak; buluş, ortaya atılan fikrin daha önce başkaları tarafından düşünülüp uygulanmamış olması gerekir. 3. Madde: Sanayiye uygulanabilirlik olarak düşündüğümüzde buluşun sadece hayal edilmiş yani hayal ürünü olmaktan dışarı çıkıp gerçek hayattada ve pratiktede uygulamaya geçirilebilir,ilk örneği (protitipi) yapılabilir olmalıdır.

Patentin ne demek olduğunu, ne işe yaradığını ve nasıl elde edilip bunun hakkında ki kuralları öğrendiğimize göre son olarak şimdi de patentin hangi durumlarda kullanılamayacağını öğreneceğiz. PATENT hangi durumlarda kullanılamaz? - Doğada var olan ama henüz bilinmeyen bir şeyin bulunması ve ortaya çıkarılmasına keşif deriz işte bu keşif dediğimiz şeyler yahut olaylar hiç bir şekilde patentlenemezler. Buna örnek verecek olursak mesela ağaçtan kağıt yapıldığını keşfedebiliriz ve bunu patenteleyemeyiz. Ama bu kağıdı bir firma şekilli kalıplara sokup farklı şekilde,kendi buluşu ile piyasaya ürün olarak sürdüğünde bunu patentleyebilir.

- Bilimsel olaylar ve düşünceler patentlenemez. Mesela fizik kuralı olarak bir olayı ele aldığımızda burada da kural aynıdır. Daha önce var olan ama sonradan ortaya çıkarılan bilimsel keşif olduğu için burada da patent işlemi uygulanamaz. Ama bu bilimsel teori yani düşünce ve aslında var olup sonradan ortaya çıkarılan keşifi kullanıp bugün bir çok cihazın ve bunların üretiminde ki kurallar patentlenebilir.

- Metematiksel düşünceler soyut ve yalnızca akılla ilişkin olduğu için burada da durum aynıdır patent işlemi uygulanamaz. Örneğin; her hangi bir matematiksel işlemin kısa yoldan yapılması yöntemine patent verilemez ama o matematiksel

işlemi bir cihaza bağlı olarak yapmaya patent verilebilir. Hesap makinası gibi.

- Bilginin derlenip düzenlenmesi ve aktarılması ile ilgili teknik yöntemler bulunmadığı için ve teknik bir nitelik taşımadığı için patentlenemezler. Mesela internete girip tarayıcıda aradığımız bir bilgi patent konusu olmazken bu bilgileri aktarmada kullanılan cihazlar patentlenebilir. Sinevizyon gibi.

- İnsan ve hayvan için kullanılan cerrahi ve tüm tedavi yöntemleri yine aynı şekilde insan ve hayvanın tedavisinde teşhis yöntemlerinin hiç birisine patent ile korunamayacağına dair kesin hüküm verilmiştir.

Ben burada patentlenebilirlik özelliği olmayan bir kaç konuya değindim tabiki bu kadar ile sabit olmayıp bu örneklerin içerisine bir çok konuda örnek ekleyebiliriz. Günümüzde patent çok önemli bir konuma sahiptir. Sadece bunu firmaların buluşu yahut ürün üzerinden düşünmemek gerek. Bir yazarın yazdığı kitapta ki kelimeleri ona ayırdığı vakti doğrultusunda kitabın her hakkını korumasına telif yani patent denir. Bugün bilinen ve patentli büyük firmaların ürünlerinin yan sanayisi kaba bir tabirle belirttiğimizde çakma olarak ürettiği ürünlerin piyasaya sunulması durumunda gereken hukuki işlem başlatılır çünkü ürün patentlidir ve patentli bir firmanın buluşudur. Bu yüzden kendi ürettiği ürünün replikası yahutta çakmasının üretilmemesi ve üretildiğinde gereken cezai hukukun işlenmesi için bugün bir çok firma buluşunu ortaya koyup ürettiği ürünün patentini mutlaka alır.